Fenerbahçe iki MTK Budapeşte maçıyla masaya yatırıldı, artıları eksileri yazılıyor ve konuşuluyor... İki MTK maçının ardından akıllarda daha fazla kalan iki şey var… İlki Fener’in tur atlaması, ikincisi de Budapeşte de esen “Semih” fırtınası.
Fenerbahçe iki MTK maçında da istediğini, beklediğini aldı. Ama, sadece bu iki maça bakarak Fenerbahçe iyi veya kötü demek şu anda doğru bir analiz olmaz… Semih Budapeşte’de fırtına olup esti… Zaten Semih kötü değildi ki. Fakat Euro 2008’de Semih’e “güven”le birlikte yeni şeyler ilave etmiş. Son yıllarda hep bir önceki yıldan daha iyi oynayan Semih, sahadaki savaşçılığıyla, pozisyonların olduğu her yerde var oluşuyla yakaladığı fırsatları ama şansını, ama aklını kullanarak iyi değerlendirmesiyle hep golü bulan adam rolündeydi. Görünen o ki, Semih’in bu rolü, belki de başrol oyuncusu olarak devam edecek.
Budapeşte de Güiza yoktu… Girdiği 5-6 önemli pozisyondan bir ikisi gol olmalıydı. Bu demek değil ki, Güiza’nın her maçı böyle olacak… Eminim takıma, arkadaşlarına alıştıkça, üzerindeki yabancılığı attıkça hem gol paslarında, hem gol sayılarında olumlu yönden daha farklılık olacaktır.
Belki bazılarının aklına “Eğer Semih’in golleriyle Fenerbahçe Budapeşte de farklı galip gelerek tur atlamasaydı, Güiza için böylesine hoşgörülü olabilir miydin “diye bir soru gelebilir… Tabi ki olamazdım. Tabi ki o zaman kaçan gollerin anlamı daha farklı bir bakış oluşturacaktı. Ama yine de Güiza için kötü golcü demezdim. Çünkü Güiza kötü golcü değil.
Fenerbahçe bu sezon Aragones ile kadro ve oyun yapısında değişim yaşıyor… Bu değişimi Deivid ile Vederson’un sakatlığı ve Aurelio’nun ayrılışı olumsuz etkiledi. Veya değişim sürecini uzattı… Ama her şeye rağmen disiplininden taviz vermeyen Aragones’in Fenerbahçe’si bu sezon daha farklı olacak.
Çünkü, Fenerbahçe’de başta Kazım olmak üzere bazı futbolcular takım olma sorumluluğunu tam olarak aldığında becerilerin ve yeteneklerin kullanım oranı daha da artacaktır… Ve o zaman motivasyonu ve motivasyon bilgisini gerçekten daha başarılı olmak için kullanacaklardır.
Şimdi Fenerbahçe’de Şampiyonlar Ligi 3.ön eleme maçı kadar merakla beklenen ön libero transferi… Kim gelecekse bir an önce gelse iyi olacak. Konuşulan, gündeme taşınan Senna, Albelda, Alanso, Stankovic, Tiago veya başka bir isim, kim olacaksa bir an evvel olsun artık.
13 Ağustos’ta Fenerbahçe deplasmanda Partizan ile oynayacak… Partizan’da olimpiyat takımıyla olan Osic, Avanovic ve Fejsa ile kart cezalısı Moreira , iyileşmezse sakat olan Juca eksik… Partizan tam kadro olsa da fark etmez. MTK kadar zayıf değil, ama korkulacak kadar güçlüde değil… Her ne kadar teknik direktör Slavisa Jokanovic ilk maçta avantajı düşünse de, Fenerbahçe’nin deplasmanda oynayacağı maçta alacağı sonuç ne olursa olsun, Kadıköy’de turu atan taraf olur.
İşte Fenerbahçe için Avrupa’da asıl gövde gösterisi o zaman başlayacak. Çünkü o zaman Avrupa’daki rakipleri daha güçlü olacak… Yani Partizan’la oynayacağı ikinci maçtan sonra Fenerbahçe’nin gerçek gücünü Avrupa maçlarında göreceğiz. Eğer işi baştan sıkı tutar cezalı veya sakatlık gibi şansızlıklar yaşamazsa, Fenerbahçe’nin Avrupa’daki görüntüsü geçen yıldan daha iyi olur.
Muzaffer KARTAL
Anasayfa 
